ZATÜRRENİN TANIMI?

ZATÜRRENİN TANIMI?

Halk arasında zatürre olarak bilinen pnömoni; akciğer dokusunu etkileyen ve çoğunlukla bakteri, virüs ve daha nadiren mantarlara bağlı gelişen bir enfeksiyon hastalığıdır.

Dünya Sağlık Örgütü, hastalığa dikkat çekmek, korunmak, tedavinin hastalar tarafından düzenli alınmasını sağlamak ve aşılamaya dikkat çekmek için her yıl 12 Kasım tarihini “Dünya Zatürre Günü” olarak belirlenmiştir.
Günümüzde antibiyotiklerin yaygın kullanılmasına ve etkin bağışıklama politikalarına bağlı olarak infeksiyon hastalıklarından ölümler giderek azalmakta iken, toplumda gelişen pnömoniler halen yüksek hastalık ve ölüm nedenidir. Ülkemizde yapılan çalışmalarda pnömoniden ölüm oranının hastalığın ağırlığı ile ilişkili olarak %1 ile %60 arasında değiştiği ve hastanede tedavi edilen pnömonilerde oranın belirgin daha yüksek olduğu (%10.3-60) gösterilmiştir. Zatürre erişkin yaştaki kişileri ve çocukları tüm dünyada etkilese de en çok Güney Asya ve Afrika’da görülmektedir.

 

Mikropların akciğerlere ulaşması çeşitli yollarla olur. Örneğin, çocukların burun ve boğazlarında bulunan virüs ve bakteriler aspire edilerek akciğerlere ulaşıp hastalık oluşturabilirler. Yine, hasta bir kişinin öksürmesi veya aksırması sonucu havaya yayılan mikroplu damlacıkların solukla alınması da hastalığa neden olabilir. Daha nadir olarak, hastanın vücudundaki bir iltihap odağından mikroplar kan yoluyla akciğerlere ulaşabilirler. Ateş, öksürük, balgam çıkarma, göğüs ağrısı en sık rastlanan belirtilerdir. Nefes darlığı, bilinç kaybı, bulantı-kusma, sık nefes alıp verme, kas-eklem ağrıları, halsizlik gibi belirtiler de görülebilir. Ağır zatürre durumlarında bir hastada deri ve mukozanın mavi renk alması, ciddi nefes darlığı, tansiyon düşüklüğü ve bilinç bulanıklığı olabilir.

 

Zatürre belirtileriyle gelen hastalar muayene edildikten sonra çoğunlukla akciğer grafileri çekilerek tanı konur. Ağır zatürre durumlarında ve hastaneye yatması gereken hastalarda kan testleri, bilgisayarlı tomografi ve balgam testleri gibi ileri incelemeler gerekebilir. Zatürreye neden olan mikrobun belirlenmesi için balgam örneğinin incelenmesi gerekir. Ancak çoğu zaman değişik nedenlerle mikrobu belirlemek mümkün olmayabilir.

 

Antibiyotikler, bol sıvı alımı, istirahat, ağrı kesiciler ve ateş düşürücüler gibi tedaviler genellikle kullanılır. Hastaneye yatması gereken hastalarda daha farklı tedaviler gerekebilir. Çok ağır zatürre durumlarında yoğun bakımda yatış, solunum desteği uygulanma zorunluluğu doğabilir. Zatürreye neden olan mikrobun belirlenmesi çoğu kez mümkün olmayabilir. Ancak zatürre tanısı konduktan sonra en kısa zamanda antibiyotik tedavinin başlanması gereklidir. Bu nedenle hastanın yaşı, kronik hastalıkları, zatürrenin şiddeti gibi durumlar dikkate alınarak antibiyotik tedavi başlanır. Balgamda herhangi bir mikrobun izlerinin saptanması ve bu mikrobun hangi antibiyotikle tedavi edilebileceğine dair veriler 72 saat içinde sonuçlanır. Sonuçlara göre antibiyotik tedavisi yeniden düzenlenebilir.

 

Altta yatan kronik hastalıkların kontrol altına alınması, dengeli beslenme, hijyenik önlemler, sigara ve alkol alışkanlıklarının kontrolü, pnömokok ve yıllık influenza aşıları ile toplumda gelişen pnömonilerin sıklığını ve ölüm oranı azaltılabilir. Aktif veya pasif sigara içmek de zatürre için bağımsız bir risk faktörüdür ve tanı alan olgulara sigarayı bırakma konusunda tıbbi destek verilmelidir.

 

"KIRIKKALE İL SAĞLIK MÜDÜRÜ MURAT AĞIRTAŞ"

 

 



Partisinden istifa eden Cemal Engin yurt, aldığı teklifleri canlı yayında açıkladı

MEMLEKETİNE SEVDALI BİR İŞ İNSANI SADETTİN SARAN.

2025 YILI BÜTÇESİ GÖRÜŞÜLÜRKEN İKTİDARA CHP ÇELMESİ.

CHP KADAR DİĞER PARTİLERDE KADINA ÖNEM VERSELERDİ!..

KIRIKKALE TARIMININ OLMAZSA OLMAZI"NAZ GÜLER"

ŞEKER FABRİKALARI ÖZELLEŞTİRİLDİ PANCAR EKEN ÇİFTÇİ ŞAŞKIN!