Tarih: 28.03.2024 21:36

MKE KURUMUNUN DÜNÜ BU GÜNÜ

Facebook Twitter Linked-in

1924 yılında, Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla, yeni bir sanayi şehri plânlanmaktaydı. Stratejik ve jeopolitik konumundan dolayı Orta Anadolu Bölgesi’nde kurulması kararlaştırılmıştı. 
Bir kişi vardı ki Kırıkkale‘yi şehir adayları içerisine dâhil etmeyi, köyünü ilçe daha sonra il yapmayı başaracaktı ama.ömrü vefa etmedi kırık köyünün ilçe olduğunu göremedi İlerleyen tarihte o Kırıkkale şehrinin kurucusu olacaktı.
Asım Paşa VE TOPHANE MÜŞÜRİ YUSUF PAŞA başkanlığındaki heyet bölgede keşif gezisi yaptığı sırada kendilerini köyün muhtarı Hüseyin Kâhya karşılar. Der ki; “Şu gördüğünüz dağa kadar araziler benimdir, gelin fabrikaları buraya kurun, hatta dağın öbür tarafı da benimdir, lâzım olursa oraları da alın” der. Asım Paşa ve heyeti Ankara’ya döner ve durumu Mustafa Kemal Atatürk’e bildirirler. 1 yıl sonra müjdeli haber gelir. Fabrikalar o arazilerde kurulacaktır.
huseyin kahya hicyilmaz kirikkale
Yerli ve milli diyerek atılıyordu makina kimya fabrikalarının ilk temelleri onun şahsına ait arazilerinde… Yapılan ilk fabrikanın temelleri çökünce müteahhit firma iflâs ediyor, O fabrika inşaatı gecikmesin diye kefil olduğu müteahhitin zararını cebinden veriyordu. “Şu arazi de benim, orda devam edelim” diyordu. O günlerde ona Ankara’da “bu adam hiç pes etmeyecek, soyadı HİÇYILMAZ olsun” denecekti. Ankara’ya davet ediliyordu 5 kişilik bir köy Heyeti ile. “Madem arazilerini bağış ediyorsun o zaman size hisse verelim ağa” denecekti. Devletin ortaklık teklifine ise “Hâşâ, devletle ortaklık olur mu hiç?” diyen bir vatansever vardı karşılarında … “O zaman bizden bir şey isteyin” sorusuna cevabı hazırdı. Parasını kendisi karşılamak kaydı ile Ankara’dan Kırıkkale’ye 1. Sınıf dönüş bileti istiyordu. Odada bir kahkaha kopar, şaka sananlara ise şu cevabı verir. “Paşam biz köylüyüz, kıyafetimiz uygun olmazmış bizi almazlar, merak ederiz içini” diyordu Hüseyin Kâhya. Hiçyılmayan adamın memleketine Yıllar sonra Kırıkkaleliler bir heykelini yapmak istediler. Ailesi “dedemiz devlete yük olmak değil devletin yükünü almak ister, bizim kendi arazimizde olsun bu park” diyeceklerdir. Yıllar sonra da Cumhuriyetimizin minnet borçlu olduğu isimlerden olmayı başarmıştır.ama gelin görün ki sevgili okurlar 16 bin kişi istihdam eden bu kurumu sattılar örneğin 1985 lerde 1016 kişinin çalıştığı pirinç fabrikasında güvenlik görevlilerinden başka kimse yok bu kurumu bu hale getirenlerin ALLAH belalarını verir inşallah.

"NEŞTER"
 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —